Mossad’ın hedef odaklı suikast stratejisi ortaya çıktı: “Burada yaşadığını biliyoruz” mektuplarıyla gözdağı

İran’daki Hedeflerine Yönelik İsrail Operasyonu

İsrail savaş uçaklarının İran’daki nükleer ve askeri alanlara yaptığı saldırıların yanı sıra, ülke içinde gizlenmiş komandolar, insansız hava araçları ve bomba yüklü sivil araçlar da harekete geçti. Hedef alınanlar arasında İran Devrim Muhafızları’nın üst düzey yöneticileri, nükleer uzmanlar ve yönetim figürleri yer aldı.

Operasyon Detayları

İsrailli güvenlik yetkililerine göre, saldırılar hedeflerin evlerinde hatta yataklarında gerçekleşirken Washington Post’a konuşan bir yetkili bu bilgiyi doğruladı.

İran’da gece ilerledikçe, Ayetullah Ali Hamaney’e yakın isimler ve nükleer programdaki bilim insanları insansız hava araçları ya da patlayıcılarla öldürüldü. Saldırılar, Tahran’daki apartmanların dış cephelerinde büyük patlama izleri bıraktı.

“Yükselen Aslan” Planı

İsrail’in operasyonu “Yükselen Aslan” adı altında yürütüldü. Hedefte uzun süredir bekleyen silahlı hücreler ve gizli depolar var. İlerleyen süreçte ise karar alma mekanizmaları hedefleniyor.

Öldürülen isimler arasında, Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri, Tümgeneral Hüseyin Selami ve İslami Azad Üniversitesi Rektörü Muhammed Mehdi Tehrançi gibi kritik figürler var.

Mossad’ın planı uzun süredir hazırlanıyor ve karmaşık taktikleri içeriyor. Operasyon, İran ile ABD arasındaki nükleer müzakerelerin gündemde olduğu bir dönemde gerçekleşti.

Mesajlar ve Lojistik Destek

Saldırıların uzun vadeli etkileri henüz kestirilemezken Batılı istihbarat kaynaklarına göre, mossad lider pozisyonlarına gelebilecek ikinci isimlere gözdağı veriyor. Operasyon kapsamında hedeflere mesajlar ve mektuplar iletildi.

Operasyon, suikastlarla sınırlı kalmıyor; İran’daki kilit kişilerin ikamet yerlerinden hareket planlarına kadar detaylı bilgiler toplandı. Ayrıca hava savunma sistemlerine müdahale edilebilmek için hassas silahlar yerleştirildi.

Toprak Operasyonları ve Gelecek Planlamaları

İsrail’in İran ve müttefiklerine karşı gerçekleştirdiği operasyonlarda belirgin bir artış var. Son operasyonlar, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e düzenlediği baskının ardından başlayan güvenlik stratejisinin bir parçası.

İsrail’in operasyonlarının amacı, bölgedeki güvenliği sağlamak ve kendi çıkarlarını korumak. Gelecek dönemde nasıl bir strateji izleneceği ise zamanla netleşecek.

Related Posts

Metroda tavşan kostümlü tüfekli genç gözaltına alındı

İstanbul’un en çok kullanılan Hacıosman metrosunda elinde tüfekle gezen tavşan kostümlü 15 yaşındaki A.Y, polis ekipleri tarafından gözaltına alındı.

Balkan Gençlik Buluşmaları Yaz Kampı Edirne’de Açıldı

Edirne’de düzenlenen 3. Balkan Gençlik Buluşmaları Yaz Kampı’na 11 ülkeden 352 öğrenci katılıyor.

Başkan Sekmen, Erzurumlu Vatandaşların Taleplerini Dinledi

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, vatandaşlarla bir araya gelerek şehrin ihtiyaçlarını ve taleplerini dinledi. Başkan Sekmen, çözümler üretmek için çalışmalara devam edeceklerini belirtti.

Sarıyer’de Gizemli Ölüm

Sarıyer’de ormanlık alanda başında çöp poşeti olan 25 yaşındaki erkek cesedi bulundu.

Aşırı sıcaklar nedeniyle yarın tatil edildi!

Aşırı sıcaklar İran’ı da vurdu. Aşırı sıcaklar nedeniyle Buşehr ve Loristan eyaletlerinin ardından Yezd eyaletinde de kamu kurumları yarın için tatil edildi. İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre, Yezd Vali Yardımcısı Muhammed Ali Şah Hüseyni konuya …

Lozan’ın perde arkası: Hezimet mi yoksa zafer mi?

Yeni Şafak’ın Hafıza “Büyük Resim” serisi tarih sahnesinin kritik kırılma noktalarını yeniden gündeme taşıyor. İbrahim Ufuk Kaynak, Lozan sürecinde İngiltere’nin İstanbul Hükûmeti’ni masaya oturtma hamlesinin engellendiğini ve saltanatın kaldırılmasıyla temsil yetkisinin Ankara’ya geçtiğini vurguluyor. Kaynak’a göre Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı’nın mirasını devam ettiren köklü bir devlet geleneğinin parçası. Lozan’da yaşanan telgraf trafiği, İngiltere’nin yoğun diplomatik baskısı ve uluslararası güç oyunları, bu büyük mücadeleyi şekillendirdi. “Türkiye sıfırdan kurulmadı, büyük bir devlet geleneğinin devamıdır” diyen Kaynak, Lozan’ın sadece bir anlaşma değil, milli iradenin ve egemenliğin yeniden inşası olduğunu ortaya koyuyor.